Sayın Nedim Şener görüntülü olarak yaptığı ve sosyal medyada yayınladığı bir açıklamada kendisinin tehdit eden grup ve kişileri sayarken müvekkil Adnan Oktar ve arkadaşlarının da adını geçirmiştir. 

Öncelikle; her konuyu sevgiyle, sevecenlikle ve anlayışla çözüme kavuşturmanın taraftarı olan ve en “olmaz” denilen kişiye dahi güzellikle yaklaşıldığında her şeyin olumlu yönde değişeceğine inanan, 40 yıldır çevresine ve insanlara da bunu telkin eden müvekkil Adnan Oktar’ın ismini tehdit gibi eylemlerle birlikte anmak gerçeklerle, akılla, vicdanla ve mantıkla bağdaşmadığı gibi, hiç kimse tarafından itibar edilmesi mümkün olmayan bir söylemdir.

Müvekkil ve arkadaşlarının bir suç örgütü olmadıkları dolayısıyla mafya tipi suç örgütlerinin başvuracağı tehdit, hakaret, yıldırma gibi eylemlere asla tevessül etmeyecekleri geçmişte yapılmış yargılamalarla da teyit edilmiş, 12 ayrı kesinleşmiş yargı kararıyla onaylanmış fiili bir durumdur.

Müvekkil ve arkadaşlarının bugüne kadar haklarında herhangi bir kişiyi tehdit ettikleri, mafyavari yapılanmaların başvurduğu illegal yöntemlerle baskı altına almaya çalıştıklarına dair tek bir somut vaka dahi yoktur. Tam tersine Müvekkil Adnan Oktar’ın en olumsuz, en katı, kendisiyle tamamen farklı inanç ve görüşte olan kişilere ve gruplara karşı dahi sevecenlikle yaklaştığı, güzel sözle ikna yoluna başvurduğu, yanlış olan bir tutumun neden yanlış olduğunu anlatarak o yanlıştan vazgeçirmek için gayret ettiği, hiç kimseyi silmediği, herkesi kazanmaya çalıştığı bu sebeple de toplumun her kesiminden insanın kendisine sevgi ve saygıyla yaklaştığı tüm toplumun şahit olduğu bir gerçektir.

Özetle, Müvekkilin tam anlamıyla bir sevgi insanı olduğu gerçeği, kendisinin karşıtları ve karşıtlarının etkisi altında kalanlar tarafından açıkça ikrar edilemese de, herkesin ortak bir kanaatle bildiği, gördüğü, yaşadığı somut bir durumdur. Sayın Nedim Şener’in belki biraz önyargı belki biraz da alışkanlıkla kurduğu cümleler arasında müvekkil ve arkadaşlarının isimlerini kendisini tehdit edenler arasında geçirmesi sehven olduğuna inandığımız bir olaydır.

Zira Sayın Nedim Şener’in, Müvekkil Adnan Oktar ve arkadaşları tarafından tehdit edildiği iddiaları tek bir tane bile somut bilgiye veya delile dayanmaktadır. Nedim Bey’in bu iddiayı ifade ederken “şurada şu gün Adnan Oktar bana şöyle dedi”, “şurada şu şekilde Adnan Oktar ve arkadaşları bana şu hakarette bulundu”, “şöyle bir olay esnasında Adnan Oktar bana şu eylemi gerçekleştirdi” diyebileceği tek bir somut örneği dahi bulunmamaktadır.

Müvekkil, Sayın Nedim Şener’in neden ve neye dayanarak kendisine yönelik bir böyle bir düşünce içinde olduğunu anlamamaktadır. Nedim Bey’in bölünmeye karşı tutumu, vatanseverliği, Sayın Cumhurbaşkanımıza olan sevgisi ve desteği, ülkemiz için tehlike olarak gördüğü durumlara karşı kararlı tutumu Müvekkil Adnan Oktar’ın takdir ve sevgiyle izlediğini ifade ettiği güzel vasıflarından bazılarıdır. Müvekkilin kanaatine göre Nedim Şener ve kendisi arasında değil bir husumet, karşıtlık veya anlaşmazlık olmasını gerektirecek hiçbir durum bulunmamaktadır.

Sayın Nedim Şener’in, kendisi hakkında sosyal medyada yapılan bazı paylaşımlardan müvekkil ve arkadaşlarını sorumlu tutması ve bu sebeple müvekkile karşı bir kızgınlık duyması ise haksız bir tutumdur. Öncelikle, olarak bu paylaşımların müvekkil tarafından yapıldığına dair hukuki ve somut hiçbir delil yoktur. Tam tersine, müvekkil gerek Mahkeme huzurundaki ifadelerinde, gerek avukatları aracılığıyla yaptığı açıklamalarında, gerekse başta Nedim Bey olmak üzere bu konudan muzdarip gazetecilere gönderdiği mektuplarında kendisinin söz konusu paylaşımlarla uzaktan veya yakından hiçbir ilgisinin olmadığını defalarca beyan etmiştir.

ŞURASI HERKESÇE BİLİNEN BİR GERÇEKTİR Kİ, MÜVEKKİL 4 YILDIR CEZAEVİNDEDİR. TEK KİŞİLİK BİR HÜCREDE TUTULMAKTA, AVUKATLARIYLA YAPTIĞI TÜM GÖRÜŞMELER VE KONUŞMALAR, AĞZINDAN ÇIKAN HER KELİMEYE KADAR SESLİ VE GÖRÜNTÜLÜ OLARAK KAYIT ALTINA ALINMAKTA VE DENETLENMEKTEDİR. HAL BÖYLEYKEN, BUGÜNE KADAR SÖZ KONUSU PAYLAŞIMLARA DAİR KENDİSİNİN EN KÜÇÜK BİR İLGİSİ DAHİ TESPİT EDİLMEMİŞTİR. FARKLI KİŞİLER TARAFINDAN BENZER PAYLAŞIMLAR BAHANE EDİLEREK SIRF MÜVEKKİLİ ZARARLANDIRMAK AMACIYLA ÇEŞİTLİ ŞİKAYETLER DE YAPILMIŞ, BU ŞİKAYETLER SAVCILIKLARCA İNCELENMİŞ VE HER DEFASINDA MÜVEKKİL ADNAN OKTAR’IN BU PAYLAŞIMLARLA HİÇBİR İLGİSİ VE BAĞLANTISI OLMADIĞI TESCİLLENMİŞTİR.

Bu yargı kararlarından biri şu şekildedir: 

 

Müvekkilin düşüncesine göre Nedim Şener Bey, Devletin yüce menfaatleri doğrultusunda ittifak ettiklerinde son derece etkili ve faydalı olacak kişilerin arasının açılması, ittifak etmelerinin engellenmesi için bu ve benzeri oyunların derin yapılanmaları tarafından sıklıkla organize edildiğini bilecek tecrübede bir insandır. Nedim Bey’in, ön yargılarını bir kenara bırakarak aklı selimle düşündüğünde ortada bir oyun olduğunu görecek bir duyarlılığa sahip olduğu kanaatindedir. Sayın Nedim Şener, müvekkilin yargılandığı dosyadaki evrakları dikkatlice incelediği takdirde dosyanın husumetli müştekileri tarafından, müvekkilin arkadaşlarının isimleri kullanılarak sahte hesaplar açıldığını, bu hesaplardan çok çirkin paylaşımlar yapıldığını, bu yöntemle müvekkil ve arkadaşlarının sanki sosyal medya üzerinden insanları karaladıkları, iftiralar attıkları, yıldırmaya çalıştıkları izlenimi verilmek istendiğini görecektir. Husumetli müştekilerin el konulan dijitallerinde yapılan incelemelerde, sosyal medyada bu amaçla kullanılan bazı hesapların bizzat müştekiler tarafından açıldığı ve kullanıldığı ispatlanmıştır.

 

SONUÇ OLARAK;

Müvekkil Adnan Oktar, Nedim Şener Bey’in vatansever, cesur ve dürüst bir gazeteci olduğu için korunması, desteklenmesi gerektiğine inanmaktadır. Kendisine karşı bir kızgınlığı veya kırgınlığı bulunmamaktadır. Dolayısıyla, ortada -her ne kadar müvekkilin böyle bir eyleme tevessül etmeyeceği bilinse de- tehdit etmesini gerektirecek bir neden de yoktur.

Müvekkil, değil bir insanı tehdit etmek, bir insan hakkında kullanılabilecek herhangi bir çirkin kelimeyi dahi lugatında bulundurmayan bir insandır. Müvekkilin ağzından 40 yıldır sadece sevgi sözcükleri çıktığı, insanlara sevgi ve anlayışla yaklaştığı, neşeli, sevecen, kalender bir fıtrata sahip olduğu tüm Türkiye’nin bildiği gerçeklerdir.

Müvekkilin temennisi, bu tarz haksız itham ve söylemlerin hiç kimseye karşı yapılmadığı, dostluğun ve iyiliğin hakim olduğu, öfkenin ve nefretin tamamen ortadan kalktığı, kutuplaşmaların olmadığı, her düşünceden ve inançtan insanın alabildiğine hür bir şekilde kendisini ifade edebildiği, adaletin tam tecelli ettiği, herkesin kendisini güvende hissettiği, modernliğin, kalitenin, güzelliğin hakim olduğu bir dünyanın bir an önce inşa edilmesidir. Müvekkil, herkese sevinç, huzur ve mutluluk getirecek bu dünyanın inşasında Nedim Şener Bey’i, karşısında değil yanında olduğu değerli insanlardan biri olarak değerlendirmektedir. Ön yargılardan veya yanlış bilgilendirmelerden kaynaklanan, anlık ve fevri duygularla yapılan açıklamaları değil insanların ömrü boyunca gösterdikleri tutumu, fedakarlıkları, hizmetleri esas alarak hareket etmekte, kimseye karşı herhangi bir kızgınlık ya da kırgınlık duymadığını beyan etmektedir.

Saygılarımızla.

Adnan Oktar vekili            

Avukat Mert Yetişir          


Daha yeni Daha eski